Akılı ve Meraklı Tilki

 

Bir zamanlar, çok uzak bir ormanda, küçük bir tilki yaşardı. Bu tilki çok akıllı ve meraklıydı, ama aynı zamanda çok yaramaz ve kibirliydi. Bir gün, ormanda dolaşırken, bir kuyuya rastladı. Kuyunun içinde su olduğunu gördü ve susadığını fark etti. Kuyunun kenarına yaklaştı ve suya doğru eğildi.

Tam o sırada, kuyunun içindeki bir kurbağa tilkiyi fark etti. Kurbağa tilkinin yaramaz olduğunu biliyordu ve ona bir ders vermek istedi. Tilkiye seslendi:

  • Merhaba tilki! Sana bir şey gösterebilir miyim?

Tilki şaşırdı ve kurbağaya baktı.

  • Sen kimsin? Burada ne yapıyorsun?

  • Ben bir kurbağayım. Burada yaşıyorum. Sana kuyunun sırrını gösterebilirim. Ama önce bana bir iyilik yapman gerek.

  • Ne gibi bir iyilik?

  • Bana su getir. Susadım da.

Tilki bunu duyunca güldü.

  • Sen zaten suyun içindesin. Nasıl susarsın?

  • Suyun içinde değilim ki. Suyun altındayım. Burada çok güzel bir yer var. Gelip görmen lazım.

Tilki bunu duyunca daha da meraklandı.

  • Suyun altında mı? Nasıl olur? Orada ne var?

  • Orada çok güzel şeyler var. Renkli balıklar, parlak taşlar, ışıldayan inciler… Ama sana anlatamam. Kendin görmelisin.

Tilki bunu duyunca iyice heyecanlandı.

  • Peki, nasıl görebilirim?

  • Şöyle yapalım. Sen bana su getir, ben de sana ip veririm. Sonra ipi bağlayıp suya atarsın. Ben de ipi tutup seni aşağı çekerim. Böylece sen de suyun altındaki güzellikleri görürsün.

Tilki bunu duyunca kabul etti.

  • Tamam, öyle yapalım.

Ve hemen kuyudan uzaklaşıp bir sürahi buldu. Sürahiyi doldurup geri geldi. Kurbağa da onu bekliyordu.

  • Geldin mi tilki?

  • Geldim geldim. İşte sana su.

Ve sürahiyi kuyuya boşalttı.

  • Peki ya ip?

  • İşte ip.

Ve ipi kuyuya attı.

Kurbağa ipi yakaladı ve bağırdı:

  • Hazır mısın tilki?

  • Hazırım hazırım.

Ve tilki ipi tutup kendini suya bıraktı.

Ama ne olduysa o anda oldu. Kurbağa ipi bıraktı ve tilki suya düştü. Tilki çırpındı durdu ama nafile. Suyun altında hiçbir şey göremedi. Sadece kurbağanın sesini duydu:

  • Senin gibi yaramaz ve kibirli bir tilkiye bu yakışır! Senin yüzünden çok acı çektim! Şimdi de sen acı çek!

Ve kurbağa kuyudan uzaklaştı.

Tilki ise boğularak öldü.

Masalımız burada bitti.

Bu masaldan çıkardığımız ders şudur: Merak iyidir ama fazlası zararlıdır. Yalan söyleyenlere inanmamalıyız. Başkalarına zarar verenler sonunda kendilerine zarar verirler.

Yorumlar

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Fil İle Leyleğin Dostluğu

Resim
Bir varmış, bir yokmuş. Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde; develer tellal iken, pireler berber iken, ben babamın beşiğini tıngır mıngır sallar iken yemyeşil bir ormanda yaşayan iyi kalpli bir fil varmış. İyi kalpli bu fil, ormandaki herkesin yardımına koşar, hayvan dostlarına yardım etmekten büyük bir mutluluk duyarmış. Havaların ısınmaya başladığı günlerde, Afrika’dan yakın zamanda göçecek olan arkadaşı leyleğin yuvasının epeyce yıprandığını ve yıkılmak üzere olduğunu fark etmiş. Dostu gelmeden önce ormandan topladığı dal ve çalılarla leyleğin yuvasını onarmaya başlamış. Hortumunu kullanarak birkaç gün içinde leyleğin yuvasını eskisinden çok daha güzel bir hale getirmiş. Bir süre sonra leylek bu ormana göç ettiğinde yuvasının onarıldığını görmüş. Önce çok şaşırmış, sonra da çok sevinmiş. Hemen komşusu baykuşa yuvasını kimin onardığını sormuş. Baykuş leyleğe gülümseyerek, “Kim olacak? Tabii ki hepimizin yardımına seve seve koşan fil” cevabını vermiş. Leylek hemen kanatlanarak fil
Devamı

Akıllı Köpek Fıstık'ın Hikayesi

Resim
Bir zamanlar, çok sevimli ve akıllı bir köpek olan Fıstık adında bir yavru vardı. Fıstık, bir çiftlikte yaşayan bir ailenin yanındaydı. Fıstık, ailesini çok seviyor ve onlara yardım etmek için elinden geleni yapıyordu. Fıstık, koyunları gütmek, tavukları beslemek, bahçeyi sulamak gibi işlerde ailenin yanındaydı. Fıstık’ın en sevdiği şey ise oynamaktı. Fıstık, çiftliğin etrafında koşmak, top peşinde koşturmak, ağaçlara tırmanmak gibi oyunlar oynamayı çok seviyordu. Fıstık’ın en yakın arkadaşı ise çiftliğin kedisi Pamuk’tu. Pamuk da Fıstık kadar sevimli ve akıllıydı. Pamuk ile Fıstık, her gün birlikte oynar, birlikte uyur, birlikte yemek yerlerdi. Bir gün, Fıstık ile Pamuk çok uzaklara kaçtılar. Çiftliği gözden kaybettikleri zaman fark ettiler. Etraflarına baktıklarında hiç tanımadıkları bir orman gördüler. Ormanın içinde çok farklı hayvanlar vardı. Bazıları dostça davranırken, bazıları da onlara saldırabilecekmiş gibi görünüyordu. Fıstık ile Pamuk çok korktular. Çiftliğe nasıl dönecekle
Devamı

Güvercin ile Tavuk Masalı

Resim
  Bir tarlada yaşayan bir güvercin ve tavuk birbirleriyle tanıştılar. Güvercin, tavuğun yavaş olduğunu ve hiçbir şey yapamayacağını düşündü. Ancak, tavuk güvercinnin havada uçmasının ona yardım edebileceğini fark etti. Tavuk, güvercinnin yardımıyla tarlada dolaşmaya başladı ve güvercin de tavuğun toprakta kazıyabilme yeteneğini keşfetmesinden memnun oldu. Birlikte tarlada oyunlar oynadılar ve birbirlerinin fikirlerine saygı gösterdiler. Böylece, güvercin ve tavuk arasındaki dostluk güçlendi ve tarlada hayat daha da keyifli hale geldi. İkisi de birbirlerinden çok şey öğrendiler ve birbirlerine yardım ettiler.
Devamı